Nenad Bjelica basın mensuplarının sorularını yanıtladı

Nenad Bjelica basın mensuplarının sorularını yanıtladı

Teknik Direktörümüz Nenad Bjelica, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri Futbol Koordinasyon Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

Takımımızın şu anki durumundan daha iyi bir seviyeye çıkacağını söyleyen Teknik Direktörümüz Nenad Bjelica, “Takımın genel fiziksel seviyesinin iyi durumda olduğunu söyleyebilirim. 6-7 haftalık iyi ve yoğun bir süre geçirdik. Belki de oyuncuların aslında alışkın olmadıkları bir dönemden geçtik, onlara iyi yükleme yaptık. Onların bize geri dönüşünden ve seviyelerinden mutlu olduğumuzu, yaptığımız bütün çalışmalardan ötürü onlardan aldığımız dönüşler neticesinde mutluyuz. Daha iyiye gidecek, bunları yaparken maç kazanmak da önemliydi. İlk maçımızı da evimizde kazandık. Şu anki durumdan daha iyi seviyeye de çıkacağız” dedi.

Teknik Direktörümüz transfer çalışmalarımızın devam edeceğini vurgulayarak, “Transfer sezonunun kapanmasına kadar çalışmalarımız sürecek. Şu an en az 4 en fazla 5 oyuncuyu aramıza katmayı düşünüyoruz. Stoper pozisyonunda birini almayı düşünüyoruz. Fernandez ve Hüseyin’in sakatlıkları var, stoper oyuncularımız azaldı o yüzden orayı güçlendirmek istiyoruz. Santrafor, kanat ve orta saha bölgesine de 6-8 oynayabilecek 2 oyuncuyu ya da ikisini oynayabilecek tek oyuncuyu aramıza katmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Nenad Bjelica bu sezon bizim takımımızın yıldızının ‘takım’ olacağının altını çizerek, “Geldiğim ilk andan itibaren genç oyuncularla çalışabileceğimi gösterdiğimi düşünüyorum. Geldiğim andan itibaren onlara şans verdim. U19 Takımından 5 oyuncumuz sürekli bizimle beraber. Onların arasında büyük potansiyeli olan oyuncular mevcut. Bu süreçte, bir zaman işi bu. Bir günde olabilecek bir şey değil. Süreç içerisinde daha olumluya giderek büyük oyuncu olabilecekler, ben de bunu göstermeye çalışıyorum onlara. Onlar da bu idmanlarda daha iyiye ve doğruya götürmeye çalışılıyorlar. Aslında genç oyuncu olarak baktığınızda Abdülkadir Ömür ve Eren Elmalı’yı da sayabiliriz. Bu oyuncuları da genç oyuncu olarak değerlendirebilirsiniz. Onların önüne de tabii ki kulübün politikası gereği hem yetiştirip hem de mücadele edebilmek, en tepede olabilmek mücadelesini sürdürebilmek her zaman var. Biz de bunu sürdürmeye, oyuncular yetiştirmeye çalışıyoruz. Bizim takımımızda takımın yıldızı takım olacak. Diğer İstanbul takımları gibi bu yarışı sürdüremeyiz. Onlarla yarışı yapacağımız yer saha. Taraftarımızın bize nasıl destek verdiğini biliyoruz. Biz de onlarla saha içinde yarışarak, bu ekonomik yarışa onlarla girmeden neler yapabileceklerimizin farkında olarak yarışı sürdürmek istiyoruz. Geleceğe pozitif baktığımı söyleyebilirim. Kulüp politikası gereği yarışacağız, yetiştireceğiz. Ama bu bahsettiğim yarış diğer İstanbul takımlarının yaptığı gibi ekonomik yarış değil. Saha içerisinde o varlığı sürdürebilmek tabii ki de kolay olmayacak ama bunu yapacak gücümüz var” sözlerini kullandı.

Kulübümüzün karşılıklık anlaşarak yollarını ayırdığı Siopis ile ilgili açıklamalarda bulunan Teknik Direktörümüz, “Manolis Siopis’e teşekkür ederek sözlerime başlamalıyım. Şampiyonluk zamanında takım için çok önemli oyuncu oldu. Geçen sezon benim içinde bulunduğum 8 maçlık süreçte de özel bir oyuncu oldu. Kendisi bize ailevi sebepten ötürü ayrılma talebini iletmişti. Daha sonra yaptığımız konuşmalarda yine kendisine 3 yıllık önemli bir teklif de yaptık aslında ama aynı düşüncesi devam etti. Son günlerde yapılan görüşmelerde ayrılık gerçekleşti. Siopis nereye giderse gitsin ona şans diliyoruz, yaptıkları için de tekrardan kendisine teşekkür ediyoruz” dedi.

Bjelica, Edin Vişça’nın Galatasaray maçında oynamasının zor olduğunu söyleyerek, “Fernandez’in yaşadığı arka çapraz bağ sakatlığı var, bu tür sakatlıklarda beklenilen dönüş süresi 3 aylık bir süre. Orsic’in yaşadığı sakatlık gibi değil, onunki biraz daha farklıydı çünkü ön çapraz bağ sakatlığıydı. Bu sakatlıkta biraz daha erken dönebilme ihtimali oluyor. Fernandez’den beklediğimiz Ekim ayı başında bizimle olabilmesidir. Orsic’in de 6 ay boyunca bizimle olamayacağını biliyoruz, Ocak ayının ortalarına doğru takıma katılmasını bekliyoruz. Hüseyin geçen sezon yaşadığı sakatlığa yakın bir sakatlık yaşadı ama bu sezonki sakatlık ağır değil, doğru zamanda onu antrenmanlardan almaya çalıştık. Kasımpaşa maçıyla beraber Hüseyin’in de bizimle beraber olacağını tahmin ediyoruz. Edin Vişça’nın Cumartesi günü aramızda olmasını beklemiyoruz, Rizespor maçıyla beraber bizimle olmasını bekliyoruz. Tabii ki diğer oyuncularımızdan ufak tefek sakatlık yaşayanlar da vardı ama genele baktığınızda gayet iyi bir çalışma süreci geçirdiler. Bütün hazırlık döneminin genel anlamda çok iyi geçtiğini söyleyebilirim. Ligin yarışmacı ve zor bir lig olmasını bekliyorum. Her maçın kendi içerisinde bir zorluğu var. Bize düşen kendi çalışmamızı yapabilmek ve elimizdekinin en iyisini her maç yapabilmek. Kendi mücadelenizi her zaman vermek zorundasınız, rakiplerinizin aldığı sonuçlar da önemli ama yarışmacı olabilmek için elinizden gelenin en iyisini vermeniz gerek, biz de bunun için çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Takımımızın Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında deplasmanda oynayacağı Galatasaray maçı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Nenad Bjelica, “Tabii ki kolay bir maç olmayacak asla. Büyük ve son şampiyona karşı oynuyorsunuz, kalite olarak arasına iyi oyuncuları katmış bir takımla oynayacağız. Biz de kendi gücümüzün farkındayız. Oraya gittiğimizde elimizden gelenin en iyisini yapıp iyi bir maç çıkartıp iyi bir sonuç almak istiyoruz. Rakibimiz bizden biraz daha fazla maç oynadı, Avrupa’da 4, ligde 1 maç oynadığına bakarsanız belki de form anlamında daha şanslı olduklarını görebiliyorsunuz. Biz de oraya gittiğimizde elimizden gelenin en iyisini yapıp iyi bir sonuç alacağımıza inanıyoruz. Her zaman çıkıp hangi sahada, hangi rakip olursa olsun çıkıp kazanmak üzere olan bir anlayışa sahibim. Rakip içeride ya da dışarıda olabilir, Galatasaray ya da Antalyaspor olabilir, ayırt etmiyoruz. Bizim oyuncularımız sahaya çıktıklarında şartlar ne olursa olsun kazanmak için çıkıyorlar. Biz de bunu uygulatmaya çalışıyoruz takımımıza” dedi.

Türk futbolcuların değersizleştirilmemesi gerektiğinin altını çizen Teknik Direktörümüz, “Edin Vişça’nın yerinde Teklic, Abdülkadir ve Kerem de oynayabilecek oyuncular. Onları oynattığımızda da herhangi bir sorun yaşayacağımızı düşünmüyoruz. Kimin oynayacağı bilgisini çok fazla paylaşmak istemiyorum ama maçlar özelinde düşündüğünüzde son antrenmanda Umut’u daha hazır gördüğümüz için son maçta Umut’u kullanmıştık. İkisi de hazırlık sürecinde benzer dakikaları aldılar aslında. Birbirlerine yakın sayıda iş çıkardılar. Geçen sezon, bizim geldiğimiz süreçten sonra Umut Bozok 5 tane gol attı. Çok değerli bir oyuncu olduğunu görüyorum, bazen yapılan yorumlarda değersizleştirildiğini görüyorum ama ben bunun nedenini bilemiyorum. Ben kendisinin çok değerli bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Takım için çalışan bir oyuncu. Burada olduğum sürece boyunca kendisi benimle olmaya ve takım için iyi işler yapmaya devam edecek. Şunu da belirtmeliyim, bazı yorumlarda Türk oyuncuların değersizleştirildiğini görüyorum aslında ama ben kesinlikle böyle düşünmüyorum. Saha içinde yaptıklarıyla çok değerli insanlar olduklarını görüyorum, özellikle Trabzonlu ve Türk oyuncularımızın kesinlikle değersizleştirilmemesi gerekiyor. Çok önemli ve değerli işler yaptıklarını, büyük oyuncular olduklarını ifade edebilirim. Onların da diğer yabancı oyuncular gibi kötü anlar yaşayabilirler ama bunda önemli olan onlara destek çıkıp neler yapabileceklerini gösterebilmek. Ben oyuncuların pasaportuna bakmıyorum. Oyuncuda benim beklentim bana neler verdiği ve takıma neler kattığıdır. Türk oyuncuların özelinde onların değersizleştirilmemesi gerektiğini ve aksine değerli olduklarını tekrardan özellikle belirtmek istiyorum” sözlerine yer verdi.

Maxi Gomez ile ilgili de soruyu yanıtlayan Bjelica, “Gomez’in hiçbir problemi yok. Umut’u oynatma sebebimiz son antrenmanlarda genel anlamda daha iyi görmemizdi. Bu, Gomez’in oynamayacağı anlamına gelmiyor. İkisi arasında gayet iyi bir yarış var. Ellerinden gelen en iyisini yapıyorlar. Benim bildiğim herhangi bir sıkıntısı yok. Bunların dışında Enis Destan da var, büyük yeteneği var, ileride takıma önemli başarılar kazandırabilecek oyuncu. Onu da doğru zamanda, doğru anda takıma katıp önemli süreler verebilmeyi ve hak ettiğinde hepsini oynatabilmeyi düşünüyoruz. Oyuncunun bir sorunu yok ama hangi oyuncu maç özelinde daha faydalı olabilirse onu değerlendiriyorsunuz. İstanbul takımları ekonomik gücü bizden daha fazla, bu mücadelenin içerisinde doğru adımlarla olmak istiyoruz, yarışacağız ve hep birlikte bunu yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Bjelica, taraftarımızın verdiği destekten dolayı çok mutlu olduğunu dile getirerek, “Onların bize gösterdiği sevgi ve destekten ötürü çok mutluyuz. Profesyonel insanlarız, eleştiriye açık olmalı ve dinlemeliyiz. Ama onlar taraftarlar, onların sabırsız olması normal bir durum. Biz de onları mutlu etmek için yine eleştirilere açık olarak onların sabırsız olabileceklerini bilerek en iyi işi çıkarmaya çalışıyoruz. Son maçta 70. dakikaya kadar maçın fişini çekebilirdik ama futbol böyle bir oyun. Bazen 4-0 önde olmanız gereken bir maç 0-0 gidiyor olabilir, bazen bunlar olabilir. Taraftarlarımızın sabırsız olması beklenen bir durum ama onların bize gösterdiği sevgi ve destekten ötürü çok mutluyuz. Onların desteği bizim için itici bir güç, ileriye götüren bir güç. O sevgiyi hissetmediğiniz anlarda da işlerinizin ne kadar zorlaştığını tabii ki görebiliyorsunuz, ancak taraftarınızın gücü ve iyi çalışmayla iyi şeyler başarabilirsiniz. Siz de aslında henüz iyi biliyorsunuz bunu çünkü henüz 1 yıl önce bu takımın kazandığı büyük başarılar var. Geçen sene yani 1 yıl önce şampiyonluk sürecinde takımın yıldızının takım olduğu bir süreçten geçti takım. Taraftar ilk andan itibaren bütün takıma çok iyi bir destek vardı. Ben de böyle bir sezonda taraftarımızın yine desteğini arkamıza alarak hep birlikte o itici güçle yarışacağız” dedi.

Teknik Direktörümüz, Trendyol Süper Lig’in ilk haftasında Antalyaspor ile oynadığımız karşılaşmanın son 15 dakikasında biraz baskı yediğimizi ancak net fırsatlar vermediğimizi ifade ederek, “Bazı maçlarda çileli anlar geçirmeniz normaldir, acı çekerek galibiyet almanız da yaşanabilir. Size şöyle bir hikaye anlatabilirim; daha önce başka bir başkanla yaşadığım bir süreç vardı, 1-0 kazandığımız bir maçtan sonra başkanla yaptığımız konuşmada ‘Neden 3 santraforla oynamadığımı’ sorarak 15 dakika içinde 3 gol atıp 3-0 öne geçip maçı da rahat bitirebileceğimizi ifade etmişti. Futbol böyle değil, 3 santraforla oynuyor olmanız hemen gol atacağınız anlamına gelmiyor. Geçen sene bu durum olsaydı, takımın içinde bulunduğu durumu düşündüğünüzde o maçı belki de kaybedebilirdik. Son 15 dakikada baskı yedik ama rakibimize çok net fırsatlar vermemiştik. Bazen maçları böyle kazanırsınız. Bazen acı çekerek galibiyet alırsınız ama bu da geleceğiniz için önemli bir mesajdır aslında” ifadelerini kullandı.

Arif Arslan

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER