Trabzon’da bir çok sendika TUİK’in açıkladığı enflasyon rakamları nedeniyle bugün bir basın açıklaması yaptı. TUİK’in Trabzon Bölge Müdürlüğü önünde yapılan basın açıklamasında “her geçen gün daha fazla yoksullaştırılmamıza TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon rakamları başrolü oynuyor” denildi.
Büro Emekçileri Sendikası Trabzon Şubesi ve Tüm Emeklilerin Sendikası Trabzon Şubesi bugün Türkiye İstatistik Kurumu, Trabzon Şubesi önünde bir basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasında ilk olarak Büro Emekçileri Sendikası Trabzon Şube Başkanı Ayhan Kanber, basın metnini okudu. ‘Yoksulluk gerçek, TUİK’in açıkladığı enflasyon verileri yalan’ başlığı ile yapılan açıklamada Kanber, “İktidarın yandaş sendikayla birlikte orta oyununa çevirdiği toplu iş sözleşmesi yoluyla yoksullaştırılmamız yetmiyormuş gibi, aparatı haline getirdiği TÜİK eliyle de soyulmaya devam ediliyoruz.
Bugün TÜİK’n açıkladığı Nisan ayı enflasyon oranı % 3, bu çerçevede bugün itibariyle Temmuz ayında kamu emekçilerine verilecek zam oranı ve oluşan enflasyon oranı da dahil olmak üzere % 12 ,29 olarak gerçekleşmiştir. Evet TÜİK önündeyiz çünkü; bugün açıklanan enflasyon verileri gibi, yıllardır her geçen gün daha fazla yoksullaştırılmamıza TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon rakamları başrolü oynuyor” dedi.
“Başta biz kamu emekçileri ve emeklileri sadece iktidarın bizleri yoksullaştıran politikalarıyla uğraşmıyoruz. Bizler aynı zamanda işyerlerimizde kayıkçı kavgası yapan yandaş ve iş birlikçi sendikaların iki yüzlülüğüyle de uğraşıyoruz.
1 Mayıs öncesi iktidar yetkilileriyle halı saha futbol müsabakası yapanlara, Devletin en üst makamında bizim için işveren konumunda olanlar ile aynı masada oturanlara ve iktidarın uygulamalarından memnuniyetlerini ifade edenlere sormak lazım; Emekçiler ve emekliler 2 gün içinde mi bu derin yoksulluğa düştüler de, utanma belasına çıktığınız 1 Mayıs meydanlarında bu kez de Hükümeti ve yetkilileri emekçilere şikayet ederek yalancı pehlivanlığını elden bırakmıyorsunuz?
Buradan yandaş sendikaların bu iki yüzlülüklerini kınıyoruz.
