Trabzon baro başkanı Hakan Orhan, Mattia Ahmet Minguzzi cinayetiyle gündeme gelen ‘suça sürüklenen çocuklar’ konusu hakkında açıklama yaptı.
Orhan açıklamalarında şu ifadeleri kullandı;
Suça Sürüklenen Çocuk ve Barolar...
Ahmet Minguzzi’nin hunharca katledilmesi, tüm toplumun olduğu gibi bizim de yüreğimizi yakmıştır. Bu masum çocuğumuzun hayatını kaybetmesi, hiçbirimizin kabullenemeyeceği bir trajedidir. Ailesine, yakınlarına ve sevenlerine tekrar başsağlığı diliyoruz.
Bu elim olayın ardından toplumda büyük bir infial oluşmuş, adalet duygusu derinden sarsılmıştır. Bu öfkeyi ve acıyı çok iyi anlıyoruz; çünkü biz de bu toplumun bir parçasıyız.
Ancak süreçte barolara yönelik “çocuk katillerini koruyorlar” algısının gerçeği yansıtmadığını üzüntüyle belirtmek zorundayız.
Tutumumuz nettir:
Bizim kaygımız ve itirazımız; uzun yıllar boyunca akademisyenlerin, hukukçuların, çocuk psikiyatristlerinin, pedagogların, sosyologların ve çocuk gelişimi uzmanlarının katkılarıyla oluşturulan Çocuk Adalet Sisteminin, kapsamlı bir değerlendirme yapılmadan, birkaç maddelik bir düzenleme ile köklü biçimde değiştirilmesinedir.
Talebimiz son derece açıktır:
Bu alanda yapılacak değişiklikler mutlaka bilimsel veriye, uzman görüşüne, risk analizine ve toplumsal ihtiyaç değerlendirmesine dayanmalıdır. Bu alandaki her düzenleme disiplinler arası bir çalışma ile ele alınmalı; eksikler, riskler ve aksayan yönler cesaretle ortaya konulmalı; çözüm önerileri bu çerçevede geliştirilmelidir.
Ahmet Minguzzi olayı, mevcut sistemin toplumun adalet duygusunu tatmin etmeye yönelik sorunlar barındırdığını hepimize çok acı bir şekilde göstermiştir.
İşte bu nedenle Trabzon Barosu olarak diyoruz ki:
Gelin bu sorunları birlikte konuşalım, birlikte çözelim. Kapsamlı, katılımcı ve bilimsel bir çalışma yapalım; sorunları birlikte ortaya koyalım, çözümleri birlikte üretelim.
Başka hiçbir amaç taşımıyoruz.
Tek derdimiz, toplumun adalet duygusunu gerçekten güçlendirecek; çocukları hem mağdur olmaktan hem de suça sürüklenmekten koruyan ve kamu vicdanını tam anlamıyla tatmin eden bir sistemi hep birlikte inşa edebilmektir.
Kapımız, aklımız ve yüreğimiz sonuna kadar açıktır.